İÇERİK TANITIMI
İlk olarak 1990´da yayımladığımız Uyuyan Adam üçüncü baskısını yaptı. Georges Perec´ten, acı, umut ve doğruluğa dair bir roman... "İnsanlardan nefret ettiğin anlamına gelmez bu, ne diye onlardan nefret edesin ki? Ne diye kendinden nefret edesin ki? Keşke insan türüne ait olmak, o dayanılmaz ve sağır edici gürültüyü de beraberinde getirmeseydi; keşke hayvanlar âleminden çıkıp aşılan o birkaç gülünç adımın bedeli, sözcüklerin, büyük tasarıların, büyük atılımların o dinmek bilmeyen hazımsızlığı olmasaydı! Karşı karşıya getirilebilen başparmaklara, iki ayak üstünde duruşa, omuzlar üzerinde başın yarım dönüşüne fazla ağır bir bedel bu. Yaşam denen bu kazan, bu fırın, bu ızgara, bu milyarlarca uyarı, kışkırtma, tembih, coşkunluk, bu bitmek bilmeyen baskı ortamı, bu sonsuz üretme, ezme, yutma, engelleri aşma, durmadan ve yeniden baştan yaratma makinesi, senin değersiz varoluşunun her gününü, her saatini yönetmek isteyen bu yumuşak dehşet."
YAZAR HAKKINDA
1936´da Paris´te doğdu. 1954´te başladığı tarih öğrenimini kısa sürede bıraktı. 1960´ta Paulette Pétras ile evlendi. 1965´te Les Choses (Şeyler) adlı kitabıyla Renaudot ödülünü kazandı. 1960´ta Raymond Queneau (matematiğe tutkun bir edebiyatçı) ve François Le Lionnais (edebiyata tutkun bir matematikçi) tarafından kurulan ve "yazarların nasıl isterlerse öyle kullanabilecekleri yeni biçimler, yeni yapılar arayışı"nı (Queneau) kendine amaç edinen OULIPO´ya (Ouvroir de Littérature Potentielle - Potansiyel Edebiyat İşliği) katıldı. Kitaplarının hemen hepsinin belli bir otobiyografik damga taşıdıklarını söyleyen Perec, çalışmasının dört ufkunu belirleyen dört kutbun -kendisini çevreleyen dünya, kendi tarihi, dil, kurgu- ötesinde, yazarlık tutkusunun, çağının tüm edebiyatını katetmek olduğunu, ama bunu kendi ayak izlerinin üzerinden yeniden geçerek değil, sürekli hareket halinde, sürekli yürüyerek yapmak istediğini söyler. Yapıtlarını başka yapıtlardan oluşan bir bütünün parçası olarak niteleyen yazar, hep yeniden okuduğu, alttan alta yanıt verdiği, irdelediği, kendine kaynak olarak gösterdiği yazarlar arasında Flaubert, Kafka, Joyce, Jules Verne, Queneau ve Leiris´i de sayar. Perec 1982´de, Ivry´de, bronş kanserinden ölmüştür.
(Tanıtım bülteninden)