Sıcak Külleri Kaldı, `siyasal roman´ tartışmalarının orta yerine düşen ve noktayı koyan bir roman. Polisiye roman sürükleyiciliğinde, belgesel ilginçliğinde, şür tadında, gerçek bir roman. Dünyanın ve Türkiye´nin son kırk yılının fonunda; İstanbul´dan Moskova´ya, Paris´ten Ankara´ya, Anadolu´dan dünyaya açılan bir coğrafyada; elçilik rezidanslanndan işkence odalanna, morglardan eski bahçelere, üzüm bağlanna, üniversitelerden fabrikalara, gecekondulardan konaklara, yalılara uzanan bir ortamda; devletin üst kademelerinden, siyasetçilerden, diplomatlardan, sermaye kesiminden, gizli servislerden, işçilerden, sendikacılardan, örgüt liderlerinden, gazetecilerden, militan gençlerden kahramanlanyla Oya Baydar, bu çok boyutlu romanında tutkuyu, aşkı, gücü ve güçsüzlüğü, devleti ve iktidan tartışıyor. Yakın tarihimizin en sıcak yıllannın ekseninde, gerçek olaylan, yaşanmış acılan, kayıplan, daha belleklerde tazeyken, izleri silinnıemişken, derine inerek, ustalıklı anlatımıyla kurgusuna katıyor, paylaşıyor. Sıcak Külleri Kaldı, kırk yılın yangınlannın, sevgilerde, dostluklarda, aşklarda, tutkularda, inançlarda, devrimlerde tutuşturduğu ateşlerin arta kalan sıcak küllerinin romanı. `Siyasal´, ama `Roman´.